Ankilozan Spondilit, Ankilozan Spondilit Tedavisi

Ankilozan Spondilit ve Fasya İlişkisi

Ankilozan Spondilit

Ankilozan Spondiliti de içine alan spondiloartropatiler yani omurga eklem rahatsızlıkları. Klasik tarif içerisinde, omurgayı içine alarak inflamasyonla seyreden BAĞ DOKU hastalığıdır. Bu hastalık grubunun en çok bilinen temsilcisi, bizim yakından ilgilendiğimiz Ankilozan Spondilit ve öncüsü olan Sakroileittir.

Ankilozan Spondilit

Ankiloz iki omurganın aradaki açıklıklarını kapatarak birleşmeye doğru gitmesi, sonuçta hareket etmeyen TEK kemiğe dönüşmesidir, yani omurga füzyonudur. Spondiloz ise kemikte kireçlenmenin olmasını ifade etmektedir. Kireçlenmiş, hareket etmeyen eklemler kişinin hayatını olumsuz etkiler.

Özetle Ankilozan spondilit kasların, ligament (bağ), tendon (kiriş), ve omurga kemiklerinin, dejenerasyona uğramasıdır. Kısaca varacağı nokta bağ /fibröz doku fizyolojisinin bozulmasıdır.

Fasya Tedavisi, Fasya Nedir? Konu Yazımızı İncelemenizi Tavsiye Ederiz.

Peki Nedir Bu Fasya-Fibröz Doku?

İnsanın ayakta dik durması ve yürüyebilmesi için birçok parametre ve hassas hesaplara ihtiyacı vardır. Kalbim bir pompa, akciğerlerim körük, böbreklerim filtre, kıkırdaklarım silikon, sinirler kablo, beynim bir bilgisayar. Bunların hepsini bir arada tutan madde de tutkal/yapıştırıcı görevi yapan fasyadır. Bedeni makinalara benzetmek her halde bu sanayi çağının bilinç altımızda oluşturduğu programlamanın eseri olsa gerek.

Miyofasya fasiyal sistem

Miyofasya fasiyal sistem ile iskelet kası arasındaki bağlantıdır.

40 trilyon hücreyi ayakta tutabilmek için insan bedeni fasyal ağlarla çevrilidir.

Fasya; kemik-kas-organ-beyin gibi makro yapıları ve de tüm hücreleri ayrı-ayrı sıkıca sardıktan sonra hepsini bir arada tutan bağ doku elemanlarından oluşan bir ağdır.

Fasyal bağlarımız, her hareketimizi karşılamak için hiç kesintiye uğramadan sürekli değişime uğrayan bir tür yağlı/yapışkan kumaştır. Tüm vücut hiç kesintiye uğramayan bir fasya tabakası ile örtülmüş durumdadır. Bu kurulan ağ içerisinde CAN dolaşmaktadır. Dokuların canı gittiğinde doku hastalanmaktadır.

Fasya Ağı Bir İskele Sistemidir

İnsan bedeninde hücre dışı ortamda, yerçekimi stresini emme, yüklendiği yüke karşı koyabilme, vücudun sabitlenebilme mekanizması ve esneme sınırlarının ayarlanması gibi enformasyonlar bağ doku liflerinden örülü fasyal halatlar boyunca iletilerek bedenin fiziksel streslere karşı duruşunu ayarlaması sağlarlar.

Örneğin; Triseps kasınız fasya kumaşı-örtüsü ile komşu kaslara hem omuz, hem de dirseğin derinliklerine bağlanarak kaybolmaktadır. Triseps kasınızı aktive ettiğinizde sadece göğüs pektoral ve karın kaslarınız devreye girmekle kalmayacaktır. Tüm vücut yapılarının TEPEDEN TIRNAĞA YEKVÜCUT olarak nasıl bir davranış içerisine girdiğini tecrübe edebilirsiniz.

Bir duvara doğru koşup onunla çarpıştığınızda veya ona bir tekme attığınızda sonuçları öngörebilirsiniz. Duvarın statik esneme payını, yıkılıp yıkılmayacağını ve titreşimini hesap edebiliriz. Ancak aynı deneyimi bir BENGAL KAPLANI ile test etmek istediğinizde ön göremeyeceğiniz birçok parametre olacağını herhalde kestirebilirsiniz.

Kalça Biyomekaniğinin Nasıl Etkileneceğini de Anlamaya Başlarız.

Kemik, kas ve bağları ayrı ayrı mekanik açıdan ele almanız ile bunları can-ruh-duygu taşıyan bir insan biyomekaniğini içinde kıyas etmenizde de benzer bir durum söz konusudur. Bu metaforik anlatımı anlamaya başladıysak, gergin-sinirli olan bir insanın ağız içindeki pterigoid kasın kasılması ile birlikte kalça biyomekaniğinin nasıl etkileneceğini de anlamaya başlarız.

Pterigoid Kası

Pterigoid Kasının kalça biyomekaniği ve ankilozan spondilit bağlantısı

Peki, ‘her şey bir bütünde birleşmiştir’ demek klinik kazanım olarak ne ifade eder? TEORİK olarak anlam ifade etse de PRATİK olarak çözüm için ışık tutamayacaktır. Her şeyi bir bütünde pratik olarak da birleştirmeği öğrenmemiz gerekir.

Bel ağrısı ile gelen hastada bel fıtığı tespit edemediğimizde teşhis olarak miyofasyal sendrom deyip geçmeyi sıklıkla alışkanlık haline getirmişiz. Ancak, miyofasya veya fasya ile neyi kast ettiğimizi çoğunlukla bilmeyiz.

Ankilozan Spondilit ve Miyofasyal Bağlantı

Kas ve fasya tedavi uygulamalar, çoğunlukla yaklaşım izole olarak sorunlu kasa veya kısıtlı olarak bölgesel miyofasyal bağlantıya odaklanmaktadır. Bu durumda ise tespit edilen sorunun neyin başlangıcı, neyin sonucu olduğu çoğunlukla göz ardı edilir.

Osteopati ve Kinezyoloji bakışı ile fasyal bütünlük içerisinde hastalıklara klinik yaklaşım, giderek yükselen bir norm olmaya başlamıştır.

Her An Değişiyoruz

Bu değişim kurallarına bağ dokumuz da uymak zorundadır. Peki, sert fiziksel strüktürel yapımızı tutarlı olarak nasıl yönetiyoruz?

Makro ve mikro evren aynı kurallara tabidir. Her insan bir bireydir, ancak insanın sosyal yaşamını idame ettirebilmesi için başka insana ihtiyacı vardır. Aynı durum hücreler arasında da hakimdir. Her hücre özerk bir yapıya sahiptir, fizyolojik olarak hepsi birbirine temas etmeden yaşarlar, ancak hepsi bir arada tutunarak yaşatılmaktadır.

Dört Temel Hücre

Bedenimizde dört temel hücre çeşidinden bahsedebiliriz. Bunlar, sinir hücresi, kas hücresi, epitel hücresi ve bağ dokusu hücresi.

Dolayısıyla bu ortak çıkış noktası BÜTÜN hücrelere BÜTÜN görevleri yapma yeteneği kazandırmıştır. Ancak bütün özellikleri taşımakla birlikte her hücrede bir yetenek ayrıca öne çıkmıştır. Örneğin kas hücreleri kasılmanın ana aktörü iken bu özellik değişik oranlarda diğer hücrelerde de görülmektedir. Bu kasılma özelliğini, yüzeylerin kaplanmasında ana görevli olan epitel hücresi de gösterebiliyor. Epitel hücresi, yüzeyleri örter, yüzeylerden emilim sağlar. Bir kısım enzim/hormonların salgılarında öne çıkar. Sonuç olarak bu esas görevlerin yanında zayıf bir kasılma karakteristiği de ortaya koyar. Bütün hücreler elektriksel akım üretim ve aktarılmasında yetenekleri olmasına rağmen bu özellik sinir hücrelerinin hakimiyetindedir.

Fasyal ağlarımızın desteği olmazsa bedendeki su-mineral-elementler katman-katman seviyesini koruyamazlar. Hepsi yer çekiminin etkisi ile yere doğru çekilir. Beyin bir jöle gibi kafatasının tabanında göllenir. Bu nedenle, hücre ara bölmeleri olmadan batın alt döşemesi sıvı hale dönen organlar yüzünden göle döner.

İlgili Yazılar